Gölbaşı Belediye Meclisi Haziran Ayı Olağan Toplantısı tamamlandı...

Gündem maddelerinin okunmasının ardından gündem dışı konuşmalar gerçekleşti.  Meclis toplantısında Başkan Odabaşı’nın Gölbaşı Belediye Spor Kulübü ile ilgili yaptığı açıklamalar ile ilgili tartışmalar yaşanırken, Haymana Yolu’ndaki yağmur suyu hattından Mogan Gölü’ne akan çamur ve çöpler hakkında konuşmalar yapıldı. Melis toplantısının son oturumunda gündem dışı konuşma yapmak için ilk sözü MHP Gölbaşı Belediye Grup Başkanvekili Uğur Mirza aldı.

Uğur Mirza; “KONUŞTUKLARINIZ KADAR DAVA AÇSAYDINIZ KEŞKE”

Geçmişe yönelik sıkıntılar hakkında konuşmak yerine belgelerle gidip devletin ilgili kurumlarına dava açılması gerektiğini vurgulayan Mirza; “Biz ilk günden itibaren nerede eksik nerede bir noksan yanlış varsa gereğinin yapılmasını, Gölbaşı’na hizmet konusunda da her kararın arkasında olacağımızı ifade ettik. Sayın başkanımızın Pazartesi günkü konuşmasına atıfta bulunarak ne gerekiyorsa gereğini yapın sözümüzü tekrar ediyoruz. Açtığınız kaç tane dava var? Konuştuklarınız kadar dava açsaydınız keşke. Elinizde olduğunuz belgelerde biz de sizinle olalım dedik. Basın açıklaması ile kamuyu aydınlatıp var ise şayet belgelerle devletin ilgili kurumlarına suç duyurusunda bulunalım. Bu meclis hizmet kararları alma konusunda halkın iradesini temsil eden yapıdır. Hizmet için karar alalım hep birlikte destekleyelim.” dedi.

“YÖNETİMİMİZİN VEREMEYECEK BİR KURUŞ HESABI YOKTUR”

Gölbaşı Belediye Spor’un dernek olmadığını, bilgilerin güncellenemediğini belirten Mirza; “Geçmişte 5 yıl kulübü yönettiğimizde dernek tüzüğü vardı ama maalesef bilgilerimizi güncelleyememişiz. Burası dernek değil spor kulübüdür. İçinde bulunduğum mevcut Gölbaşı Spor yönetimi olarak eklemek istediğim bir şey var. Gölbaşı Spor’da yönetimimizin veremeyecek bir kuruş hesabı yoktur. Deplasmana giderken kendi aracımızla kendi mazotumuzla gittik. Her şeyi şeffaf yönettik. Sayın başkan bir gün kulübümüzde misafirimiz olun çay içelim, tüm sistemi ve detayları sizlere anlatalım. Sizler de buna istinaden devam edin dedik. Maalesef başkan bey muhtemelen vaktinin yetersiz olduğundan dolayı çayımızı içmeye teşrif etmedi. İnşallah belediye başkanımız kulaktan dolma yanlış bilgilerle geçen günkü gibi talihsiz açıklamalar yapmak yerine bizlerle bu konuyu görüşür. Ondan sonrasında olayın rengi ve şekli belli olur.

“ARTIK SUNİ GÜNDEMLERİ GEÇİP HİZMET ETMEMİZ GEREKEN YERLERİ KONUŞMAMIZ GEREKİYOR”

Kulüpten nemalanlar varsa bakacağız demiş sayın başkan. Kutsal dediğimiz çocukların hakkı olan parayı, nemalanıp yiyen varsa ondan ben dahil hepimiz şüphe ederiz. Lütfen üstü kapalı ithamlarla insanları zan altında bırakmayalım. Belgeleri varsa böyle  bir şeyin hep birlikte hesabını soralım. Unutulmasın ki o kulüp gençlerimize hizmet verdiği için ilçemizin kıymetli kuruluşu. Burada ilçemizin yeni fidanları yetişiyor. Siyasi çekişmelerimize sporumuzu ve sporcularımızı hiç bir zaman alet etmeyelim. Bir spor adamı olarak o çocukların psikolojisini çok iyi biliyorum. İktidar muhalefet ayrımı yapmadan hep beraber oradaki çocuklarımıza destek olalım. Artık suni gündemleri geçip hizmet etmemiz gereken yerleri konuşmamız gerekiyor.” dedi.

 “2013 SENESİNDE SAYIN BAŞKANIMIZ DA BİR ANAHTARLIK YAPTIRMIŞ ALTINA ADINI YAZDIRMIŞ”

Mirza, Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı’nın önceki dönemde bardaklara, çantalara ve şekerlere isim yazdırılmış olması eleştirilerine de değinerek gündemin boş yere meşgul edildiğini belirtti. Mirza; “Biz burada Gölbaşımızla ilgili, gölümüzle, esnafımızla, bizimle yaşayan insanlarımızla ilgili kararlar vermemiz gerekir. Elbette ki doğrusuyla yanlışıyla geçmiş dönemlerimiz vardır. Gereksiz israf varsa bu gereksiz israfın bizler de karşısındayız. Her dönem belediye başkanlarımız yapılan hizmetlerin altına kendi isimlerini yazıyor. Yapılan hizmet ne olursa olsun. 2013 senesinde sayın başkanımız da bir anahtarlık yaptırmış altına adını yazdırmış. Bu konuyu da burada kapatmak istiyorum. Buradaki tartışmalarla bir yere gidemeyeceğiz. Hem gündemi boş yere meşgul ediyoruz, hem de yapmamız gereken görevleri yerine getiremiyoruz.” dedi.

“ELLERİMİZLE GÖLÜMÜZÜ ÖLDÜRMÜŞ OLURUZ”

Haymana Yolu’na döşenen yağmur suyu hattından Mogan Gölü’ne akan suların göle zarar verdiğini, araştırma yapılarak bu duruma müdahale edilmesi gerektiğini bu olayı takip etmenin tüm meclisin görevlerinden birisi olduğunu sözlerine ekleyen Uğur Mirza; “5 Haziran’da Dünya Çevre Günü’nü kutladık. 5-11 Haziran da Çevre Koruma Haftası. Bu günleri kutlarken, geçenlerde yine gündeme gelen eski bir konudan bahsetmek istiyorum. Gölbaşımızın can damarı ve Ankara’mızın gerdanlığı olan iki gölümüz var. Daha önce ulusal basında da çıkan bir haber yine gündemde; Haymana Yolu’ndaki yağmur suyu hattı Mogan Gölü’ne bağlanmış. Her yoğun yağışta suyla birlikte çamur ve çöpler de göle karışıyor. Ne kadar pislik varsa o da Mogan Gölü’ne akıyor. Suyla birlikte göle zarar verebilecek her türlü malzeme akıp geliyor. Bu konunun araştırılmasını yetkililerden rica ediyorum. Eğer bu konu doğru ise en kısa sürede müdahale edilmesi gerekmektedir. Göl temizleme çalışmalarından sonra  turizm açısından Gölbaşı’mız çok yol kat etti. Eğer gölümüze akan kirliliği engelleyemezsek ellerimizle gölümüzü öldürmüş oluruz. Bu olayı takip etmek tüm meclisimizin şahsi görevlerinden birisi olmalıdır.” dedi.

YAĞMUR SUYU HATTININ MOGAN GÖLÜ’NE AKMASI TARTIŞMALARA SEBEP OLDU

Hümeyra Buksur; “ABB OLARAK İZİN ALMAKTA ZORLANIYORUZ”

MHP Gölbaşı Belediye Grup Başkanvekili Uğur Mirza’nın Mogan Gölü hakkında yaptığı konuşma sonrası CHP Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hümeyra Buksur, ASKİ ve ABB’nin konuya gereken hassasiyeti gösterdiğini, ancak Mogan Gölü’nün bu sorununun çözülmesiyle ilgili Çevre Bakanlığı’nda bazı engellerle karşılaşıldığını belirterek; “Mogan Gölü’ne verilen yağmur suyu hattı ile ilgili ASKİ’nin bir projesi var. Ancak Mogan Gölü doğal kaynak olduğu için Çevre Bakanlığı’na bağlı. Bu nedenle ABB olarak izin almakta zorlanıyoruz. Projeyle ilgili bakanlığın da yatırımı olması gerekiyor ve sürekli bir engelle karşılaşıyoruz. Bu konuda ASKİ Genel Müdür Yardımcısı’ndan bilgi notu istedim. Bu tamamen belediye ile ilgili bir durum değil, doğal kaynak olduğu için bakanlığı da ilgilendiriyor.” dedi.

 

Ahmet Özbek; BU TÜR İDDİALAR ASILSIZ

Buksur’un sözleri üzerine AK Parti Gölbaşı Belediye Meclis Üyesi Ahmet Özbek, Çevre Bakanlığı’nın işi yokuşa sürmeyeceğini, bu tür iddiaların asılsız olduğunu ve bakanlığın her zaman çevre koruma çalışmalarına destek verdiğini vurguladı.

 

Buksur; “YOKUŞA SÜRMEK GİBİ BİR İFADE KULLANMADIM”

Özbek’in sözlerine tekrar yanıt veren CHP’li Buksur; “‘Yokuşa sürmek’ gibi bir ifade kullanmadım. Bu konuyla ilgili çalışmalar devam ediyor, sadece bakanlığa takıldığını ifade ettim. Yağmur suyu kanallarını belediyeler belirleyemiyor, bakanlık onayı gerekiyor. Proje hazır, ancak kayıtsız kalınmış bir durum değil. Başkanımın nasıl yorumlayacağını bilemem ama ben sabotaj ediliyor diyemem.” dedi.

 

 

Ali İhsan Güçlü; “HAKKIN, HUKUKUN, HAKKANİYETİN, ADALETİN VE VİCDANLARIN İÇİNE SİNECEK ŞEKİLDE HER KONUNUN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

Mecliste gündem dışı söz alan Büyük Birlik Partisi (BBP) Gölbaşı Belediye Grup Başkanvekili Ali İhsan Güçlü, Hakkın, hukukun, hakkaniyetin, adaletin ve vicdanların içine sinecek şekilde her konunun takipçisi olacaklarını beyan etti.

Gölbaşı’nın ve Ankara’nın Türkiye’de değerli olan gerek göller, gerek tabiat güzelliği anlamında ne varsa hepsinin muhafazası noktasında da hassas olunması gerektiğinin altını çizen Ali İhsan Güçlü; “Bu noktada şunu belirtmekte fayda var, bazen bu yerel yönetimde olabilir. Bazen bazı şeyleri atlamış eksik görmüş olabilir. Biz meclis üyelerinin ve yerel yönetimin özellikle Sivil Toplum Kuruluşlarımızın (STK) üzerine düşen de bu konuyu gündeme getirip takibi noktasında da elinden gelen gayreti göstermelidir. Gölbaşı’nda beşeri kaynağın değerlendirilmesi ve zaman kaybetmeden her türlü eylem planının açıklanmasını talep ediyoruz. Gücümüz nispetinde her türlü zeminin oluşması için katkı sunacağız.” dedi.

“GÖLBAŞI HALKININ BUNA RIZASI OLMADIĞINI SÖYLEMEK İSTİYORUM”

Konuşmasında Doğu Türkistan’da devam eden şiddete değinen Güçlü; “Gönül isterdi ki konuşmanın iç satırlarında Filistin’i ve Doğu Türkistan’ı söyleyebilelim. Maalesef Doğu Türkistan’da yıllardır Filistin’de de elli yılı aşkın bir süredir ama son bir yıl içerisinde özellikle son aylarda artarak devam eden bir şiddet ve katliam var. Bunu da hem tarihe not düşme adına hem de Gölbaşı halkının da  buna rızasının olmadığını söylemek istiyorum. Bu noktada STK’larımıza da bir çağrıda bulunmak istiyorum. Bu tip işleri ‘bizim yakınımızda yok, ülkemizde yok’ diye öyle bir şey deme şansımız yok. İnsanlığımıza da yakışmaz. Biz tarif ederken gönül coğrafyamız diye tarif ettiğimiz coğrafyalar. Nasıl ki buralara gönül coğrafyamız diyorsak, dindaşlarımız, soydaşlarımız, kardeşlerimiz diyorsak onların hakkını hukukunu da her zeminde defalarca söylemek zorundayız.” dedi.

“GÖLBAŞI BEŞERİ KAYNAK OLARAK ÇOK ZENGİN BİR İLÇE”

Mecliste, Gölbaşı Spor Kulübü hakkında çıkan tartışma ve konunun uzamasına değinen Güçlü; “Hakkın, hakikatin, kanunun ve vicdanlara uygun olan ne ise onun bir an önce gerçekleşmesini ve bu tür konuların ve özellikle belediye meclisinin gündeminden kalkması ve makul bir şekilde çözüme kavuşturulması, bizlerin de Gölbaşı haklının da en büyük arzusudur. Biz başkentte, Cumhuriyetin ve mücadelenin başkenti olmuş bu şehirde yaşıyoruz fakat bu şehrin değerlerinden, kıymetlerinden bir haber yaşıyoruz. Türkiye’de Savunma Sanayi’nde son yıllarda büyük atılımlar yaptık. Acaba Ankara bu savunma sanayindeki ihracatın yüzde kaçını yapıyor. Ankara bu ihracatın yüzde ellisini yapıyor. Bu yüzde ellilik firmalar Gölbaşı’nda bulunuyor. 15 Temmuz da hep birlikte toplum olarak, devlet olarak, millet olarak büyük bir tehlike yaşadık. 52 Şehidimizi özel harekâtta verdik. Burada özel birliklerimiz var. TÜRKSAT’ımız var. Ülkemizin bütün stratejik konumları kurumları tamamı burada. Bizler de kendi siyasi sorumluluklarımızın yanında ekonomik ve sosyal sorumluluklarımızın da yanında olmak zorundayız.” dedi.

“GÖLBAŞI ÇOK ZENGİN BİR NÜFUSA SAHİP”

Toplumu ilgilendiren bütün konuların mecliste irdelenmesi gerektiğini vurgulayan Güçlü; “Gölbaşı beşeri kaynak olarak çok zengin bir ilçe. Biz kendi ilçemizde yetişmiş, bu ülkenin yetişmişlerini, bugünü ve yarını ile ilgili  ümitleri, hayalleri olan insanların çalışması ve bilgilerini burada aktarması noktasında kuvvetli ve sağlam bir zemin oluşturması lazım. Şunu belirtmeden geçemiyorum. Her zaman da söyleyeceğiz. Gölbaşı gerçekten nüfus potansiyeli olarak çok zengin bir nüfusa sahip. Biz bu genç nüfusla ilgili güzel projeler yapabiliriz. İnşallah kısa zamanda bu bahsettiğimiz zemin oluşursa biz Gölbaşı’nda çalışma iradesi koyan hiçbir insanın yaşamadığı bir ilçe haline gelmesini istiyoruz. İnsanların çalışma iradesini koyması lazım. Bizlerin de bu ilçedeki iş adamları, STK yöneticileri, kamu kurum ve kuruluşların yöneticileri olarak, gerek bilinçli çevremiz, gerek bilgilerimiz, ekonomik güçlerimiz ve kurumsal güçlerimiz ile birleşerek burada insanların daha güzel çalışabileceği daha üretken ve ekonomik seviyesi yüksek şartlarda geçinebilecekleri bir ilçe haline getirmek zorundayız. Burada siyasi partilerimizin farklı olması aslında ilçemiz ve ülkemiz açısından bir zenginlik. Burası 160 bin nüfuslu bir ilçenin 110 bin seçmeni olan ilçenin belediye meclisi her konunun özellikle toplumu ilgilendiren bütün konuların burada irdelenmesi lazım. Bizler buralara seçilirken veya buralarda toplum ile ilgili hassasiyetlerimizi belirtip katkı sunmak istediğimiz zaman aslında büyük bir sorumluluğun altına giriyoruz. Burada bir bilgimiz, tecrübemiz, yeteneğimiz varsa bunu buradaki arkadaşlarımızla paylaşmamız ve burada da konusu alanında uzman bir arkadaşımız varsa ondan da o bilgileri almamız gerekiyor.” dedi.

“GÖLBAŞI’NIN İKİ COĞRAFİ ÜRÜNÜNÜ MARKA HALİNE DÖNÜŞTÜREMEDİK”

Meclise her toplantıdan sonra Gölbaşı’na vizyon katacak işlerin konuşulması için, alanında uzman kişileri davet ederek istişarelerin yapılması çağrısı yapan Güçlü; “Gönlüm arzu eder ki vakti olan meclis üyeleriyle her meclis toplantısından sonra bürokratlarımız başta olmak üzere burada ilçemize vizyon katacak işleri 15- 20 dakikalık alanında uzman kişileri davet ederek, ekonomik verilerle, çevre faktörleri, beşeri kaynakları ile ilgili konuşulan bir meclis olsun. Ülkemizde coğrafi işaretli ürünlerimiz var bizim. Gölbaşı’nın da iki coğrafi işaretli ürünü var ve maalesef biz bu iki coğrafi ürünü marka haline dönüştüremedik, ticarileştiremedik.” ifadelerini kullandı.

“FARKLILIKLARIMIZI ZENGİNLİKLERİMİZ OLARAK GÖRÜYORUM”

Nasıl örnek belediye olunabileceği konusunda fikir alışverişi yapılması gerektiğinin altını çizen Güçlü; “6 Şubat’ta bir deprem yaşadık ciddi bir göç aldık. Belki fark etmişsinizdir son yıllarda Ankara da ciddi bir trafik sorunu oluşmaya başladı. Bu veya buna benzer konuları konuşmamız lazım. Türk Milleti olağanüstü günlerde büyük fedakârlıklar yapıyor. Sizlere çağrımız özellikle meclis üyelerimize, parti gruplarımıza ve Gölbaşı’nda etkili olan STK’lara diyoruz ki gelin deprem olmadan deprem ile ilgili bir şeyler yapalım. Göllerimizi kaybetmeden göllerimizle ilgili bir şeyler yapalım. Eğitimle ilgili bir şey yapalım. Evrensel bilimsel veriler ışığında bir belediye nasıl yönetilir, bir meclis üyesi nasıl olunur, STK’lar ile belediye iş birliği içerisinde örnek belediye nasıl ortaya konulur bunu tartışalım. İlla ki farklılıklarımız olacak. Bu farklılıklarımızı zenginliklerimiz olarak görüyorum. Hiçbir şey birdir ağabeylik, kardeşlik, komşuluk hukukumuzdan daha üstün değil.” dedi.