CHP Gölbaşı Belediye Başkan Aday Adayı Taygun Altunkaya; Gençlik Kolları Kongresi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu...
CHP Gölbaşı Belediye Başkan Aday Adayı Taygun Altunkaya; Gençlik Kolları Kongresi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu...
2024 yerel seçimlerinde CHP Gölbaşı Belediye Başkan Aday Adayı olan ve CHP Gölbaşı İlçe Gençlik Kolları Eski Başkanlığı yapan Taygun Altunkaya CHP Gölbaşı İlçe Gençlik Kolları’nın 17. Olağan Kongresi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
2024 yerel seçimlerinde CHP Gölbaşı Belediye Başkan Aday Adayı olan ve CHP Gölbaşı İlçe Gençlik Kolları Eski Başkanlığı yapan Taygun Altunkaya CHP Gölbaşı İlçe Gençlik Kolları’nın 17. Olağan Kongresi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Taygun Altunkaya kongre seçim kampanyası süreci ile ilgili yaptığı açıklamasında; CHP Gölbaşı İlçe Başkanı ve yöneticilerin, ilçe gençlik kolları kongresinde açıktan taraf olarak Ilgın Dervişoğlu’nu desteklediklerini iddia etti ve ilçe başkanı ve ilçe yöneticilerini eleştirerek istifa etmeye davet etti.
CHP Gölbaşı Gençlik Kolları Eski Başkanı Taygun Altunkaya yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Yaşanan son gelişmeler ve CHP’li gençlerin büyük başarısı üzerine biraz konuşmak lazım. Cumhuriyet Halk Partisi Gölbaşı İlçe Başkanlığı son zamanlarda demokrasi, adalet, etik, tarafsızlık gibi değerlere rahmet okutur hale geldi. Gerek başta yapılması gerekeni sonda yaparak, gerek yapılmaması gerekeni yaparak, gerekse yapılması gerekeni yapmayarak, bir yönetilememe vaziyeti içerisinde oradan oraya savrulup duruyor. Geçtiğimiz seçim süreci boyunca, bilinçli-bilinçsiz yapılan yanlışlıklardan ders çıkarmak yerine, ısrarla parti tabanıyla inatlaşmaya devam edildi. Yanlışı kabul edip düzeltmeye çalışmak dürüst insanların işidir. Bu vurdumduymazlık bana öyle geliyor ki ‘Nasılsa bir daha seçilme şansımız yok, bildiğimizi okuyalım.’ düşüncesiyle yapılıyor olabilir. Gelelim gençlerin ahvaline. Bildiğiniz gibi CHP Gölbaşı Gençlik Kolları yakın zamanda 17. Olağan kurultayını gerçekleştirdi. Mevcut Gençlik Kolları Başkanı Arda ve Gençlik Kollarımızda yetişmekle olan Ilgın kardeşimiz arasında ikili bir yarış oldu. İkisi de pırıl pırıl, gelecek vaat eden çok akıllı çocuklar. İkisini de kutluyorum. Fakat seçim kampanya süreci maalesef bu tertemiz niyetli gençlerin demokratik bir yarışından çok, devlerin ve kendisini dev aynasında görenlerin arasındaki çekişmelere sahne oldu. Bu kutuplaşmanın fitilini ise yine her zaman olduğu gibi geçmiş hatalardan ders almamakta ısrar eden ve rövanşist zihniyetle partiyi bölmeye çalışan ilçe başkanı ve yöneticiler oldu. Kişisel sosyal medya hesaplarından açık açık Ilgın kardeşimizi destekledikleri paylaşımlarla bu süreci başlatmış oldular. Kampanya boyunca partililerin eleştirilerine kulağını tıkayıp yine bildiğini okuyan bu ekip, sadece sosyal medya paylaşımlarıyla yetinmeyerek, işi gücü bırakıp ilçeden gençleri taciz boyutuna ulaşan aramalarla ‘Biz ilçe yönetimi olarak Ilgın’ı destekliyoruz. Siz de ona oy verin.’ diye gençler üzerinde baskı oluşturmaya çalıştılar. Hatta iddialara göre bazı muhtarlar aranıp, mahallelerindeki gençlerden Ilgın’a destek istenmesi telkin edilmiş. Doğal olarak muhtar kimin hangi partiye üye olduğunu bilmeyeceği için, parti üyesi gençlerin listesini veririz dahi demişler. Diğer ilçelerden Arda ile dayanışma gösteren gençler için bile, ‘bir genel merkez yöneticisinin’ o ilçelerin ilçe başkanlarını arayıp, Arda’ya destek olunmaması istendiği iddia ediliyor. Benim partimizin gençlerinden öğrendiğim bilgilere göre ise, gençlere Ilgın’a oy vermesi için Büyükşehir’de, Gölbaşı Belediyesi’nde iş teklifleri yapıldığı, İl Gençlik Kolları Başkan Yardımcılığı teklifleri, il yönetimine sokma teklifleri vs. vs... Gözlerini o kadar karartmışlardı ki, kampanya sürecinde partinin tüm imkanları bir aday uğruna seferber edilirken, bizim gariban Arda ilçeye girmesin diye kapının kilidini değiştirmişler. Arda kardeşimiz anahtarı isteyince de; ‘Sen bundan sonra ilçeye zor girersin.’ diye dalga geçmişler. Şaşırmadım... Çünkü aile şirketine çevirmeye çalıştıkları partide daha önce de bir belediye meclis üyesinin eşini Kadın Kolları Başkanı yaptılar. Zaten Mayıs 2024 seçim sürecinde de bu ilçe yöneticilerinin 5 veya 6’sının yakın akrabaları meclis üyeliği için dosya vermişti. Ve çoğu da mecliste yerlerini aldı. Bu başlı başına bir konu fakat buna da çok kısa değinmek gerektiğini düşünüyorum. Mesele meclis üyeliğine dosya veren ilçe yöneticisi akrabaları değil. Mesele bunun ahlaki olduğunu düşünmeleridir. Yapılması gereken meclis üyeliği için dosyasını veren adayların yönetici akrabalarının yönetimden istifa etmeleriydi. Ahlaki olan budur. Hala bu yapılan etik ve ahlak dışı davranışı, ‘Ben meclis üyeliğini hak etmiyor muyum ya?’ kafasıyla savunmaları ise bunu asla anlamayacaklarının göstergesi gibi. Arkadaşım senin bunu hak edip etmediğin tartışılır fakat akrabanın hala yönetici olarak devam etmesi tartışılmaz. Topluma siyasi ahlakı öğretmekte öncü olması gereken parti bunu yaparsa, siz bu millete ne anlatacaksınız? Dönelim esas konumuza, tarafsızlık ve olgunlukla süreci yönetmesi gereken ilçe başkanı ve iş bilmez yöneticileri, bu bölücü tavırla, belki de Ilgın’ın kazanabileceği bir seçimi kaybettirdiler. Halbuki gençleri birbirine kırdırmak yerine başlarını okşamak ve yol gösterici olmak gerekirdi. İlçe Başkanı ve yöneticilerin ve hatta bazı meclis üyelerinin, bazı il yöneticilerinin, YDK üyesinin açıktan taraf olarak Ilgın’a destek olmasına karşın Arda kardeşimiz parti tabanının büyük desteğini alarak seçimi kazandı. Gölbaşı’nın bunca sorunu varken, Gölbaşı Belediyesi’nin boğuşmak zorunda kaldığı bunca sıkıntı varken, ilçe başkanının derdi 20 yaşında bir genci görevinden etmeye çalışmak mı olmalıydı? Zaten bu partiye hasbel kader ilçe başkanı ve yöneticisi olmuş isimler bu partinin DNA’sı hakkında bilgi sahibi olsalardı eğer, Cumhuriyet Halk Partililerin hiçbir gencini ona buna yedirmeyeceğini bilirlerdi. Aleni bir şekilde YDK Üyesinden tutun, bazı il yöneticilerine, bazı belediye meclis üyelerine, ilçe başkanı ve yöneticilerine kadar taraf olup, 20 yaşlardaki gençler tarafından bertaraf edilen bu yönetimin, artık açık söylemek gerekir ki meşruiyeti kalmamıştır. Yapmaları gereken bu saatten sonra yönetemedikleri, oradan oraya savurdukları parti yönetiminden insanlık onuruna yakışır şekilde istifa edip, partinin önünü açmalarıdır.” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.